Bir İnsan Nasıl Özgüvenini Arttırır?
İzmir’de bir kafede arkadaşlarla oturuyorum, sıcak yaz günleri… Rüzgar esiyor, karşımda ise “bunu bir sosyal medya paylaşımı yapalım mı?” diye soran arkadaşım. O an aklımdan geçen tek şey şu: “Yine mi?” Bu arada sosyal medyada paylaşımlarım müthiş özgüven gösterisi gibi görünüyor olabilir ama aslında içimde bambaşka bir hikaye var. Hani şu “çok düşünmek ama her şey yolunda görünmek” olayı var ya, işte öyle! Şimdi de diyebilirsiniz ki, “Yok, sen ne anlatıyorsun, her şey yolunda gibi görünüyor.” Ama işte özgüven dediğimiz şey, dışarıdan gördüğünüz gibi olmuyor çoğu zaman.
Özgüven, Herkesin Sahip Olması Gereken Bir Süper Güçtür
Hadi gelin, önce özgüvenin ne olduğuna bakalım. Özgüven, basit bir şekilde kendine güvenmek demek değil aslında. Bu, işin içine biraz cesaret, biraz da riske girme isteği katılıyor. İzmir’deki o kafede, arkadaşımın “selfie” teklifini kabul etmemin, işte tam bu noktada devreye girmesi gerekiyor. Çünkü ne kadar basit gözükse de, bazen basit kararlar bile özgüvenimizi test eder.
1. Başkalarının Gözünden Değil, Kendi Gözünden Bakmayı Öğren!
O an kafede, aslında kendi yüzümü görmektense herkesin kendi pozisyonunu görmekle daha ilgileniyorum. Çünkü özgüven dediğin şey, genelde başka insanları nasıl gördüğünle değil, kendini nasıl gördüğünle alakalıdır. “Aman ne olur bu poz çok iyi olmasın, estetik kaygım var!” düşüncesi yerine, “Evet, gerçekten de bu şekilde rahatım ve bunu yansıtmalıyım,” demek özgüvenin ilk adımıdır.
İç ses: “Evet, bir selfie’ye bu kadar fazla takılmanı anlamıyorum, biraz daha rahat olsan olmaz mı?”
Evet, iç sesim çok konuşuyor. Ama bu da normal, değil mi? Öz güvenini arttırırken karşılaştığın ilk zorluklardan biri, içindeki küçük eleştirmen olacaktır.
2. Çevrendeki Eleştirileri Bir Kenara Bırak!
İzmir’in Gündoğdu Meydanı’nda bir yürüyüş yaparken, “Benim bu adımlarım ne kadar da sıradan, herkes bana bakıyor mu?” diye düşünmek yerine, şöyle diyebilirim: “Bu adımlarım aslında çok havalı, herkes bana bakıyorsa, demek ki ben dikkate değerim!”
Arkadaşlar, çevrenizden gelen yorumlar da özgüveninizi etkileyebilir. Birinin “Ne kadar da abartıyorsun!” demesi, ne kadar canınızı sıkabilir, değil mi? Ama her zaman hatırlayın, insanlar sizin ne düşündüğünüzden ziyade, kendi düşüncelerini daha çok yansıtırlar.
Diyalog:
Ben: “Yahu sen ne güzel yürüyorsun!”
Arkadaşım: “Yok ya, aslında çok eğilip kalkıyorum, komik görünüyordur.”
Ben: “Hayır, bu yürüme stili, özgüvenin başka bir seviyesi.”
Gördüğünüz gibi, bazen özgüven, aslında basit bir yürüyüşte bile ortaya çıkabilir. Durum tamamen bakış açısına bağlı.
3. Kendine Güvenmek İçin Küçük Başarıları Kutla!
Özgüven arttırma yolunda yapmanız gereken bir şey de, küçük zaferlerinizi kutlamak. Mesela, İzmir’in en kalabalık caddesinde, bir kafede rezervasyon yapıp garsona gülümsemek. Evet, çok sıradan gelebilir, ama o küçük gülümseme sizin o anki özgüveninizin yansımasıdır. İşte özgüven, küçük başarılarla büyür!
İç ses: “Hah, şimdi kahvemi aldım, bir de soğuk dondurma siparişi verirken garsonla göz teması kurarım, değil mi?”
Ve tabii ki, o an tam olarak kendini iyi hissediyorsundur. Çünkü başarı, küçük adımlarla gelir.
4. Kendini Eleştirmekten Vazgeç, Güçlü Yönlerine Odaklan!
İzmir’in şık kafelerinden birinde yeni bir çanta almak, bana özgüven kazandırmaz. Ama eğer bu çanta, gerçekten bana yakışıyorsa ve ben onu mutlu bir şekilde taşıyorsam, işte o an özgüvenimi yakaladım demektir. Kendini eleştirmekten vazgeç, çünkü kimse mükemmel değildir. Biraz kendini sev, sana yakışanları keşfet!
Diyalog:
Ben: “Ya şu çantayı alsam mı?”
Arkadaşım: “Sen zaten o çantayı gayet taşırsın.”
Ben: “Hmm, belki de doğru söylüyorsun, ama acaba ben bununla nasıl görünüyorum?”
Arkadaşım: “Süper görünüyor, fazla düşünme!”
Gerçekten bazen, başkalarının söyledikleri şeyler çok kıymetlidir. Ama hala asıl mesele, ne hissettiğindir.
5. Hata Yapmaktan Korkma!
Son olarak, özgüven kazandıran en önemli şeylerden biri de hata yapmaktan korkmamaktır. İzmir’deki o kafede bir espri yaparak ortamı neşelendirmemi hatırlıyorum. Eğer o espriyi yapmasaydım, belki o an gergin olacaktım. Ama söyledim ve çok da güldüler. Hata yapmaktan, komik görünmekten korkmadım, çünkü aslında herkesin zaman zaman buna ihtiyacı var!
İç ses: “Bakalım bu şaka tuttu mu? Ah, belki biraz fazla mı kaçtı?”
Arkadaşım: “Kesinlikle komikti!”
Evet, bazen hatalar özgüven kazanmanın en iyi yolu olabilir.
Sonuç Olarak
Bir insanın özgüvenini arttırmak için yapmanız gereken en önemli şeylerden biri, kendinizi sürekli eleştirmeyi bırakmaktır. İster bir selfie çekiyor olun, ister sıradan bir yürüyüş yapıyor olun, önemli olan ne hissettiğinizdir. Küçük başarıları kutlayın, başkalarının yorumlarını ciddiye almayın ve hata yapmaktan korkmayın. Kısacası, özgüven; küçük, komik ve bazen gereksiz görünen anlardan doğar.
Şimdi bir kahve alıp, İzmir’in sokaklarında biraz daha özgüvenle dolaşmak… Her şey çok daha kolay olacak.